İstanbul Valisi “İstanbullu hasta işe gidiyor, çünkü işten atılmaktan daha çok korkuyor” dedi ve bir kez daha esnek çalışma saatleri önerdi.
Valiyi hayretle dinledik. Çünkü salgının yayılmasında işyerlerinin merkez üs haline gelmesini, bunun için patronların kural tanımaz biçimde üretim ve hizmet faaliyetlerini sürdürmelerini, işçileri daha yoğun ve baskı altında çalışmaya zorlamalarını gündeme getirmek yerine işçilerin işe gidiş ve geliş saatlerini değiştirmeyi, esnek çalışmayı gündeme getiriyor.
Emekçiler bugün fabrikalarda, AVM’lerde, okullarda, plazalarda ya virüs riski altında çalışmaya ya da tek taraflı ücretsiz izin ya da uzun süreli işsizlikle tehdit ediliyor. Salgını fırsata çevirmeye çalışan patronlar ile sadece patronların çıkarını düşünen yönetim anlayışı salgının işçiler arasında giderek daha fazla yayılmasına neden oluyor.
Esnek mesai saatleri salgını önlemez ama işçilerin iş yoğunluğunu arttırır. İşçiler ise yeterince yoğun ve risk altında çalışmaktadır.
Patronların kârı değil emekçilerin sağlığı öncelikli olmalıdır.
Vali, hasta hasta işe gitmek zorunda kalan emekçilerin var olduğunu söylüyorsa, gerekeni yapmalı, işyerinde ya da işçilerin işe geliş gidişlerinde yeterince önlem almayan, hasta olan işçinin ücretini kesen ya da onu ücretsiz izne yollayan patronları denetlemeli ve hesap sormalıdır.
Türkiye Komünist Partisi