Türkiye Komünist Partisi Emek Merkezi, Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı işsizlik göstergelerini değerlendirdi.
Yapılan açıklama şöyle:
“TÜİK işsizlik oranını düşürüyor ama işsizlik aslında düşmüyor. Geniş tanımlı işsizlik Mart’ta %26,2’ye, işsizlerin sayısı 8,9 milyona ulaştı.
Geniş tanımlı işsizlik son bir yılda tam 5 puan yükselmiş oldu. TÜİK, pandeminin ve krizin etkisini gizlemek için büyük bir nüfus kesimini işgücünün dışında sayıyor ve işsizlik hesaplamasına dahil etmiyor.
Son bir yılda çalışmaya hazır olup iş aramayı bırakanların sayısı yaklaşık 1,5 milyon kişi arttı. İşgücünden diğer nedenlerle çekilenler ise 918 bin kişi arttı.
Son bir ayda yani pandeminin başladığı Mart ayında TÜİK’in nedenini açıklamadığı, 375 bin kişi işgücünden çekilmiş.
2020 yılının ilk üç ayında işgücü, 2,2 milyon kişi azalmış. Son bir yılda bu azalma 3,3 milyon kişiye ulaşmış.
Emekçiler, iş bulma imkanı olmadığı için iş aramaktan vazgeçiyorlar, iş aramadıkları için işsiz sayılmıyorlar. Bu durum TÜİK’in açıkladığı işsizlik oranını düşürüyor. Ama alternatif hesaplama olan geniş tanımlı işsizlik, bu hareketi doğru değerlendirerek işsizlere ekliyor.
TKP Emek Merkezi’nin hesaplamasına göre, geniş tanımlı işsizliğin %26,2’ye yükselmesi ve son bir yılda 5 puanlık bir zıplama yaşanması bundan kaynaklanıyor.
Bu veriler gösteriyor ki, pandemi döneminde geniş tanımlı yani gerçek işsizlerin sayısı 10 milyonun üzerine, geniş tanımlı işsizliğin ise %30’ların üzerine çıkmış olması muhtemel. Nisan ve Mayıs ayı verilerinde bu seviyeleri göreceğiz.
Türkiye, her ne kadar TÜİK’in resmi işsizlik rakamına yansımasa da, pandemi sırasında ciddi bir istihdam ve işsizlik krizi yaşıyor. Göstergeler, pandemi sırasında çalışabilir yaştaki her üç emekçiden birinin fiilen işsiz olduğunu söylüyor. Emekçiler giderek ümidini yitiriyor…”
