Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 5 Haziran 2017 tarihli bir yazı ile talebimize yanıt vermiştir.
Buna göre, HTKP taleplerimiz konusunda 25 Mayıs 2017 tarihinde uyarılmıştır.
HTKP Genel Başkanı Erkan Baş, 2 Haziran 2017 tarihli bir yazı ile partisi adına bu uyarıya yanıt vermiştir. Yanıt şöyledir:
Yukarıda tarih ve sayısı bulunan ve tarafımıza 26/5/2017 tarihinde tebliğ edilen yazınız hakkında aşağıdaki açıklamayı süresi içerisinde yapmaktayız.
Yazınızda belirttiğiniz husus ile ilgili yaptığımız incelemede söz konusu kullanımın nasıl yapıldığına ilişkin kesin bir sonuca ulaşılamamış olmakla birlikte, sosyal medya hesaplarımızda yazınız elimize ulaşmadan önce gerekli düzenlemeler yapılmış olduğu tespit edilmiş, htkp.org.tr adresinden yayın yapan sitenin ise düzenlenmek üzere bakıma alınması kararı alınmıştır. Gerekli düzenlemeler yapılana kadar site kullanıma açılmayacaktır. Bu süre içinde sitemiz dışarıdan erişime kapalı tutulacaktır.
Gereği için bilgilerinize sunarız: 02.06.2017
Halkın Türkiye Komünist Partisi
Genel Başkanı
Erkan Baş
Ek: htkp.org.tr internet sitesi güncel ekran görüntüsü
Bu yanıtla birlikte bulduğu her fırsatta kendisini TKP Genel Başkanı olarak tanıtan Erkan Baş, HTKP Genel Başkanı sıfatıyla, talep ettiğimiz düzeltmelerin yapıldığını, başlığından başlayarak bütünüyle hukuksuz bir biçimde düzenlenmiş olan internet sitelerinin ise bakıma alındığını bildirmiştir.
Türkiye Komünist Partisi adına açıklama yapmak, Türkiye Komünist Partisi Genel Başkanı sıfatıyla gazetecilere demeçler vermek gibi edimleri fırsat buldukça yapan bu kişinin sözkonusu cevap yazısında açıkça kendi hukuksuzluğunu tespit ederek “talep edilen düzeltmeleri yaptık” beyanında bulunması gerçekten ilginçtir. Cevap yazısının verildiği tarihten iki gün sonra bu kişinin yine bir salon toplantısında TKP Genel Başkanı olarak tanıtılmış olması ise trajikomik bir durumdur. Üstelik HTKP ile bağlantılı çeşitli sosyal medya hesaplarından ve haber yayınlarından bu durum, hileli ifadeyle “TKP Genel Başkanı konuştu” şeklinde geçilirken, HTKP’nin yukarda anlattığımız işlemlere konu olan resmi sosyal medya hesaplarında TKP kullanımına hiçbir şekilde girilmemiştir!
HTKP’nin imzasıyla yayınlanan duyurularda, sosyal medya hesaplarında kullanılmayan TKP, bu grubun kullandığı İleri Haber Portalı’nda ortaya çıkmış, bu haber portalı “Türkiye Komünist Partisi’nin çağrısıyla Bostancı Gösteri Merkezi’nde yapılan” etkinliği haber yapmıştır. HTKP’nin kendi açıklamalarına bakarsak aslında böyle bir etkinlik yoktur!
Bu noktada bir konuya açıklık getirmek istiyoruz.
“Sosyal medya hesaplarımızda yazınız elimize ulaşmadan önce gerekli düzenlemeler yapılmış olduğu tespit edilmiş” şeklinde ifade edilen durum HTKP’nin kullandığı twitter hesabına ilişkindir. Bu hesapla ilgili Yargıtay’a yaptığımız başvurudan önce twitter’a başvuruda bulunmuş ve “Türkiye Komünist Partisi’nin resmi twitter hesabıdır” ifadeleriyle tanıtılan hesabın askıya alınmasını sağlamıştık. Bu başvuruda ilkin TKP’ye ait yetkilendirme belgeleri ve siyasi partilerle ilgili yargıtay sayfalarındaki kayıtlar kullanılmış, twitter’ın bu belgelerin yeterliliği konusunda bir karara varamaması üzerine Türk Patent Enstitüsü’nden alınmış olan belge twitter’a ulaştırılmıştır. Bu belge TKP’nin başvurusu üzerine “Türkiye Komünist Partisi TKP ve logosunun yasal çerçevede koruma altına alınmış olduğunu” bildiren belgedir. 8 Mayıs 2012 tarihinde alınmıştır.
HTKP, hesabı askıya alındıktan sonra bu hesapta twitter tarafından istenen düzenlemeleri yapmış, Türkiye Komünist Partisi, TKP kullanımını da, partimizin Çark Çekiç olan logosunu kullanmayı da bırakmıştır. HTKP bu noktada Çark Çekiç simgeleriyle bağını kesip Orak Çekiç’e dönmüş, bunu resmileştirmiştir. Siyaset ve mücadelede sosyal medya kullanımı hakkında yapılan “sokak hamaseti” sürdürülürken, bu partinin “logo” seçimini Twitter firmasına kabul ettirebilme/ettirememe durumuna göre belirlemesi gerçekten ibret vericidir.
Sözkonusu kişilerin tutarsızlık ve yalanı bir siyaset yordamı olarak benimsemelerinin bir başka örneği bunun ardından ortaya çıkmıştır. Yasadışı ve hukuksuz kullanımları düzeltmelerinden sonra askıdan indirilen sosyal medya hesapları ile ilgili açıklamalarında “asılsız ve yalanlarla dolu bilgilerle şikayet” edildiklerini, “gerekli mercilerle yazışmalarını ve bilgi paylaşımlarını tamamladıklarını” belirtmiş ve kendi durumlarına ilişkin şu iddiayı dillendirmişlerdir: “(Partimiz) siyasi propagandasına Twitter üzerinden de devam etmek üzere hesabını geri almıştır.”
Bütünüyle geçerli kanıtlarla yapılan bir başvuru ile askıya alınan hesapları, başvuru gerekçelerini oluşturan hileli kullanımlar ortadan kaldırılarak yeniden yayına geçmiştir. Ortada gasp edilen ya da geri alınan bir hesap da yoktur. Bu konuyu bile tamamen yalana başvurarak yansıtmışlardır. TKP Genel Başkanı olarak kendini tanıtmayı bir oyun haline getirmiş olan Erkan Baş’ın imzasını taşıyan bir belgede durumun gereken düzeltmelerin zaten yapılmış olduğu biçiminde sunulması ise tek bir şekilde tarif edilebilir: Hile ve dolandırıcılık yolunu benimsemiş olan bu kişi bu sefer fena yakalanmıştır!
Dikkat çekilmesi gereken bir diğer nokta, aynı süreçte sözkonusu partinin internet sitesinin başına gelenlerdir. Partimizin talebi, HTKP’nin adımızı ve kısa adımızı yasadışı bir biçimde kullandığı internet sitesinde gerekli düzenlemelerin yapılması olmuştur. Yargıtay tarafından da haklı bulunan bu talep, cevap yazısında görüldüğü üzere Erkan Baş tarafından da haklı bulunmuştur! Şu anda bu site bakımdadır. “Siyasi propagandalarına internet üzerinde devam etmek” için tek yapmaları gereken hileli ve yasadışı kullanımları ayıklamak, buna doğal olarak sitenin başlık görüntülerinden başlamakken, siteyi bakıma almayı tercih etmişlerdir.
Bu grubun artık çocukça bir şuursuzluk olarak nitelenmeyi fazlasıyla hak eden hareket tarzı, bizzat kendi siyasal etkinliklerini de kilitlemektedir.
Sonuç olarak, HTKP Genel Başkanı Erkan Baş, Yargıtay’a yazılan yazı ile talep ettiğimiz düzeltmelerin yapıldığını beyan ederek, başvurumuzun haklılığını bir bütün olarak doğrulamıştır.
Bu açıklamanın ekinde 5 Haziran tarihinde bize ulaştırılan yazıyı da sunuyoruz.
Tüm bunların ötesinde tekrar vurgulamak istediğimiz nokta ise şudur:
Türkiye Komünist Partisi – TKP adının yasadışı bir biçimde hileli olarak kullanılmasına hiçbir biçimde izin vermeyecektir.
Başka bir kişi ya da kurumun, kendisini Türkiye Komünist Partisi ya da bu partinin Genel Başkanı olarak tanıtarak hareket etmesi esasen tartışılamayacak bir hukuksuzluktur. Biz de bunu tartışmak gibi bir şeyi aklımızdan bile geçirmeyiz.
Beyan ettiğimiz, artık TKP’nin bu konuda hiçbir platformda hiçbir toleransı olmayacağıdır.
Sözkonusu çocukça şuursuzluğa müsamaha göstermemek, bu konuda gereken açıklığı sağlamak ise herhalde sol siyaset içinde yer alan tüm kişi ve kurumların ilkesel tavrı olmalıdır.
Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komitesi
