Haftalık siyasi gazete Boyun Eğme’nin 195. sayısında Bolivya’daki gelişmeler ele alınıyor.
Gazetenin ilk sayfasında yer alan değerlendirme yazısı şöyle:
‘ARKA BAHÇE’ DEĞİL, BOYUN EĞMEYEN KITA
ABD 1945’ten beri Latin Amerika’da 50 hükümet devirdi. Bu çoğunlukla “arka bahçesi”nde yaptığı darbelerle oldu. Diyebilirizki, neredeyse 75 yıllık dönemde başarılı ya da başarısız herhangi bir girişimde bulunmadığı tek bir yıl yok! ABD kendisine direnen Latin Amerika halklarına hiç rahat vermiyor.
Ekonomik olarak boğma, ticaret kanallarını kapatma, yaptırımlar uygulama, CIA ajanlarının ayak oyunları, açıktan ya da örtülü suikast girişimleri…
İfade özgürlüğü ve demokrasi demagojisi, kara propagandaya ortak olan “entellektüeller”…
Parayla satın alınan sağcılar, rüşvetle yola getirilen bürokratlar…
Bunları gördüğümüz pencereden bakınca Latin Amerika zengin kaynakları ve insan gücü ile bir “arka bahçe” olarak adlandırılıyor. Yanki’nin arka bahçesi: ABD emperyalizminin baktığı pencere bu!
Ama tam karşısından baktığımızda görülen emperyalizmin çaresizliği.
“Bizim Amerika”yı bir türlü teslim alamıyor. Üstelik her geçen yıl Amerika’nın yoksulları daha da külyutmaz, daha da dirençli hale geliyor.
MORALES ABD’Yİ NASIL ÜRKÜTTÜ?
Bolivya’da “seçimler adaletsiz yapıldı” çığlıkları arasında darbe yapıldı. Elinde “İncil”le halkın başkanlık sarayına giren bir soytarı “Tanrı bizimle, iktidarı bize verdi” diye böğürdü.
Polis ve ordu halka saldırmaya başladı.
Halk geri basmadı.
Tüm bunların arkasındaysa tüm darbelerin sağdıcı ABD emperyalizmi vardı. Peki ABD’yi harekete geçiren neydi?
