Geçtiğimiz hafta Komünist ve İşçi Partileri Olağanüstü Telekonferansı’na ev sahipliği yapan Türkiye Komünist Partisi ve Yunanistan Komünist Partisi toplantının sonunda ortak bir basın açıklaması paylaştı.
Açıklamanın tam metni şöyle:
KKE ve TKP’den Uluslararası Komünist ve İşçi Partileri Olağanüstü Telekonferansı üzerine basın açıklaması
Uluslarası Komünist ve İşçi Partileri Olağanüstü Telekonferansı 10-11 Aralık 2021 tarihlerinde ‘’Uluslararası Ekonomik, Siyasi ve Askeri Gelişmeler; Komünist ve İşçi Partileri ile halkların mücadele deneyimleri; Küba ve Filistin Halkları ile, yaptırımlara, komplolara ve emperyalist saldırganlığa karşı mücadele eden tüm halklarla dayanışma’’ konularında gerçekleştirildi. Telekonferans Yunanistan Komünist Partisi (KKE) ve Türkiye Komünist Partisi (TKP)’nin ortak sorumluluğunda toplandı.
Tüm kıtalardan 57 ülkeden 73 parti telekonferansta yer aldı.
Telekonferans sırasında, komünist ve işçi partilerinin, emek ve halk hareketlerinin salgın koşullarında ve aynı zamanda sermaye ile emek arasındaki çelişkinin keskinleştiği, sömürünün yoğunlaştığı ve tarihsel olarak miladı dolmuş, doğaya yıkıcı etkisi olan kapitalist üretimin toplumsal açmazlarının koşullarında kazanılan deneyimler paylaşıldı.
Yeni Emperyalist Birlikler Çatışmaları Çoğaltıyor
Siyasi, askeri ve ekonomik ittifaklar çerçevesinde yeniden yapılanmalar ve yenilerinin ortaya çıkması üzerine değerlendirmeler yapıldı. NATO’nun rolü ve yeni ülkelere genişlemesinin yanı sıra Baltık’tan Karadeniz ve Kafkasya’ya kadar Rusya sınırlarına askeri güçlerin konuşlandırılması şiddetle kınandı. Avro-Atlantik emperyalizmi ile Rusya arasındaki çelişkiler bağlamında Ukrayna’da, özellikle Donbas bölgesinde kan dökme planları kınandı. Birçok parti, Avro-Atlantik emperyalizminin, Ukrayna’da hüküm süren, komünistlere zulmeden ve yerel faşistlerin rolünü tarihsel olarak haklı çıkaran milliyetçi gerici rejimi kendi amaçları için kullanma arayışını kınadı.
AUKUS (Avustralya, İngiltere, ABD) ve QUAD (Avustralya, Hindistan, Japonya, ABD) gibi yeni emperyalist birliklerin oluşumunun gösterdiği gibi, Hint-Pasifik bölgesindeki gelişmelerin önemi, bu güçler ve Çin arasındaki çelişki bağlamında vurgulandı. Bazı konuşmacılar, ABD-Çin çatışmasının uluslararası kapitalist sistemde bir üstünlük çatışması olduğunu vurguladılar.
Birkaç konuşmacı, güçlü kapitalist devletlerin emperyalist saldırganlığı alevlendiren politikalarından kaynaklanan çatışma ve sıcak noktaların çoğalmasının altını çizdi. Parti temsilcileri, Suriye, Libya halkları gibi emperyalist planların ve burjuva sınıfların ve tekellerin çatışmasının merkezinde bulunan halklarla dayanışmalarını dile getirdiler.
Bazı partiler tekel grupları arasındaki keskinleşen rekabetin, kapitalist devletler ve birlikleri arasındaki çelişki ve rekabeti arttırdığının altını çizdi.
Bu koşullar altında komünist ve işçi partilerinin emekçi halkın mücadelesini örgütleme ve ona önderlik etme, sosyalizmin gerekliliğini aydınlığa kavuşturma sorumluluğunu taşıdığının altı çizildi.
Komünist partiler, sınıf odaklı işçi örgütleri, yoksul çiftçi ve tarım işçisi hareketleri ve genel olarak halk hareketleri arasındaki enternasyonalist dayanışmayı güçlendirmenin gerekliliği ayrıca vurgulandı.
Küba’ya Yönelik Abluka Soykırımdır, Sona Ermelidir
Telekonferansta ayrıca bağımsızlığı, eşitliği, birçok önemli çalışma ve toplumsal hakları elde etmiş olan, sosyalizmi ve Küba devriminin kazanımlarını savunmak için mücadele eden Küba Komünist Partisi, Küba ve halkıyla dayanışmanın güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Küba’ya yönelik soykırım niteliğindeki ABD ablukasının uluslararası kınanmasını güçlendirmek ve sona ermesini talep etmek, Küba’ya karşı her türlü emperyalist entrika, müdahale, darbe ve sabotajlara işçi ve halk hareketlerinin kararlı karşı duruşuna katkıda bulunmak vurgulandı.
Filistin Halkının Mücadelesine Destek
Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü’nden (29 Kasım) birkaç gün sonra gerçekleştirilen telekonferans sırasında, komünist ve işçi partilerinin özgür, bağımsız Filistin için verilen kahramanca mücadeleyle dayanışmaları yinelenirken, devam eden İsrail işgali ve yerleşimleri kınandı. Birçok parti, 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan birleşik, bağımsız bir Filistin devletinin kurulması ve Filistinli mültecilerin ilgili BM kararları uyarınca evlerine geri döndürülmesi ve İsrail hapishanelerinde tutulan tüm Filistinli ve diğer siyasi mahkumların derhal serbest bırakılması için Filistin halkının haklı taleplerine yönelik sağlam desteklerini yinelediler.
Telekonferans sırasında ev sahipliğinden ötürü KKE ve TKP’ye teşekkür edildi. Yunanistan ve Türkiye halkının NATO’ya ve her iki ülkenin burjuva sınıflarına karşı ortak mücadelesiyle dayanışma da dile getirildi.
Ayrıca birçok parti, geçen yıl Hindistan’da, Sudan’da, birçok Avrupa, Amerika ve Asya ülkesinde olduğu gibi, işçilerin toplumsal, siyasi ve sendikal hakları için verdikleri mücadelelerle dayanışmalarını dile getirdi. Aynı zamanda önemli sayıda parti, kapitalist sistemin yönetimine ilişkin sosyal demokrat ve oportünist algıları eleştirdi ve reddetti. Partiler kapitalist barbarlığın yıkılması ve yeni sosyalist-komünist toplumun inşası için mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
2022 öncesinde komünist ve işçi partileri, geliştirecekleri ortak ve eşgüdümlü eylemlerin çerçevesini benimsediler.