2023 Onur Haftasında söylenebilecek ilk şey, Türkiye’nin yaşamın giderek zorlaştığı bir ülke haline geldiği gerçeği. Bu ülkenin emekçileri her geçen gün yoksullaşıyor. Üzerinden yalnızca birkaç ay geçen deprem ve sonuçları, milyonların hayatını etkilemeye devam ediyor. Hâlâ temiz suya, en temel ihtiyaçlara ulaşmakla ilgili büyük sıkıntılar varken, eğitim, sağlık, barınma, dinlenme, hepsi artık lüks haline gelmişken, cumhuriyet düşmanları bu sorunların kaynağını değil LGBT’leri hedef gösteriyor.
Oysa türlü şekillerde itham edilip kriminalize edilen LGBT’ler bu ülkenin yurttaşlarıdır. Bu ayrımcılık iş yerinde mobbing, mahallede tehdit, kolluk kuvvetinin elinde kaba güç olarak vücut buluyor. Ne yazık ki yakın geçmişimiz saymak istemeyeceğimiz kadar çok utanç vakası ile dolu.
Altı yaşındaki çocukların evlendirilmesine ses çıkarmayanlar, “yalnız yaşayan kadınların sahiplendirilmesi”ni talep ederek insana eşya muamelesi yapanlar, kadınlarla aynı katta dahi çalışmak istemeyen şeriatçılar sözünü söyleyecek, hedef gösterecek, hatta mecliste vekil koltuklarında oturacak ve üstüne LGBT’lerin en temel hakları gasp edilecek, öyle mi? Okul çağındaki çocukların zihinlerine, yaşlarına, gelişimlerine uygun olmayan dinsel dogmalar imamlar eliyle yerleştirilecek, laiklik ayaklar altına alınacak ve yetmezmiş gibi LGBT’lere terörist muamelesi yapılacak, öyle mi? Yok öyle yağma!
Ne gerçeklerin üstünü örtebilirler, ne ekmeye çalıştıkları nefret tohumları tutar. Halkını düşman gören, düşünceden, kitaptan, filmden, insanların bir araya gelmesinden, hakkını aramasından korkanlar eninde sonunda tarihin çöplüğüne gider. Umut edenler, umudu için mücadele edenler kalır geleceğe.
Bizler, yalnızca bu hafta, bu ay değil, eşit ve özgür bir ülke kuracağımız ana kadar her gün onurlu yaşam hakkımızı savunmaya devam edeceğiz.
Onur Haftamız kutlu olsun!
Eşit yurttaşlık sosyalizmde!
Komünist LGBT’ler