Melih Bulu aynı atanması gibi bir gecede yapılan değişiklikle görevinden alındı. Kendisi önce Instagram hesabından “Dedikodular yalan” diye bir açıklama yaptı, Resmi Gazete’de yayınlanınca açıklamasını iptal etti.
Göreve geldiğinde tepkileri sindirmek için öğrencileri ilk önce piyasa masallarıyla kandırmaya çalışan, bu yöntem tutmayınca işi kampüs kapısına kelepçe vurmaya kadar vardıran Bulu’nun neyin gerçek neyin yalan olduğunu bildiğine eminiz.
Ancak görülüyor ki aynı “görevde olduğu” yani üniversiteye bekçilik yapmaya çalıştığı dönemdeki gibi Bulu’yu atayanlar, kendisine haber verme zahmetine dahi girmemiş.
İktidarın soytarılarının kaderi budur.
Bununla beraber 7 aydır yaşananlar tekrar ortaya koymuştur: Mücadele karşısında AKP çaresizdir, binlerce öğrencinin ve halkın itirazı gericiliğe bir kez daha geri adım attırmıştır. Bu geri adım elbette üniversiteleri yağmaya ve sömürüye peşkeş çekmeye çalışan düzende ve kampüsleri medreselere dönüştürmeye niyetli AKP iktidarında kalıcı bir çözüm olamaz.
Ve bir yandan da bu geri adımların boşa düşmesine izin vermeyeceğiz.
Üniversiteleri şirketlerin rant kapısı olmaktan kurtarana dek mücadele ederken, yeni memur atamalarına karşı en yüksek sesle rektörlük seçimleri talebini yükseltmenin vaktidir.
İlk günkü sözümüzü tekrar edelim: Boğaziçi’nden şirket, AKP’nin memurundan rektör olmaz!