Soyguna dur diyelim
Patronların kazancı değil yurttaşların hakkı için!
Aylardır ağır bir yoksullaşmayı yaşıyoruz. Ekmeğimizden suyumuza, elektriğimizden bindiğimiz otobüsün biletine her şey ateş pahası.
AKP hükümetinin sesi bir dizi aklı evvel ise tasarruftan, lokmalarımızı azaltmaktan, gerekmedikçe dışarı çıkmamaktan, evimizde de mümkünse tüm kışı bir odada geçirmekten bahsediyorlar utanmadan.
Sadece Aralık ayında temel gıda maddelerinde dörtte bir artış olduğunu açıkladı daha geçende bir işçi konfederasyonu. Asgari ücrete güya “rekor artışın” yaşandığı, dolar karşısında da Türk lirasının bir gecede yüzde 18 değer kazandığı Aralık ayında, biz emekçilerin ekmeği dörtte bir daha küçüldü anlayacağınız.
Ve Aralık ayının bittiği 2022 yılına girdiğimiz gece bir artış bilgisi daha düştü haberlere. Konutlarda elektrik tüketimine ortalama yüzde 75 zam yapıldığı haberiyle girdik yeni yıla. Sonra yine AKP’nin sesi bir dizi aklı evvel olanı kendince anlatmaya başladı biz emekçilere: Yapılan zam değil, halk için hükümetin girdiği büyük fedakarlıktan başka bir şey değildi onlara göre. Aslında elektriğin fiyatı çok daha pahalanmış ama AKP hükümeti bu zammın tamamını elektrik dağıtım işi yapan özel şirketlere yansıtmamak için devlet kasasından misli ile para akıtmıştı. Elektrik dağıtımı yapan şirketler kârlarını korumuş, biz emekçiler ise daha büyük değil “sadece” yüzde 75 zamla atlatmıştık elektrikte yaşanan pahalanmayı.
Söz ettiğimiz AKP hükümeti, geçtiğimiz 20 yılda öncesinde satılandan daha çok devlet malını ve ülke zenginliğini yerli ve yabancı patronlara satmış bir hükümet. Yurttaşların elektrik, su, ısınma, ulaşım gibi temel haklarını kazanç kapısı diye patronların eline teslim eden bir hükümet. Patronlara “ülke senin yağmala ne yağmalayabilirsen” deyip, biz emekçilere ise “paran yoksa yaşama hakkın da yok”u dayatan, yağma düzenini temsil eden hükümet.
Şimdi elektrik dağıtım işletmelerini ele geçirip kasalarını dolduran Sabancılar, Cengizler, Limaklar, Kolinler ve bu yağmadan beslenen başka patronlar bir kez daha AKP hükümetinden memnuniyetlerini anlatıyor. Biz emekçiler ise nasıl yapar da Ocak ayında daha az ısınarak, elektriğimizi daha az açarak bu soğukları atlatırız diye hesap yapıyoruz çoktan.
Bu oyun bozulmalı, elektrik üretim ve dağıtımı devlet eli ile gerçekleştirilmeli, elektrik kullanımı her yurttaş için temel bir hak olarak ilan edilmelidir.
Bu oyun bozulmalı, ülkenin zenginlik ve kaynaklarının yağmalanmasına son verilmelidir.
Bu oyun bozulmalı yurttaşların temel hakkı olması gereken elektrik kullanımı patronlar için bir kazanç kapısı olmaktan çıkarılmalıdır.
Elektrik Üretim ve Dağıtım İşletmeleri Devletleştirilsin!
Aydınlatma, ısınma ve su haktır, satılamaz!
Türkiye Komünist Partisi
