Haftalık siyasi dergi Boyun Eğme 233. Sayısında okurlarını “AKP Toplumu Sindirmeye Çalışırken… Tek Çare Örgütlülük!” manşetiyle karşılıyor.
Geçtiğimiz Cuma günü AKP’nin HDP’ye ve muhalif gazeteci, yazarlara karşı giriştiği siyasi operasyonu kapağına taşıyan dergi, bu hamlenin altında iktidarın havuç-sopa taktiğiyle muhalefet bloğunu çatlatmayı amaçlayan seçim hesapları yattığına işaret ediyor. Otoriterleşmenin az gelişmişlik ya da liderlerin karakterinden değil, sermaye egemenliğinin evrensel karakterinden kaynaklandığına dikkat çeken dergi; Fransa’dan ABD’ye bunun örneklerini sıralayarak TKP’nin 13. Kongre Raporu’nu hatırlatıyor. Konuyla ilgili Dayanışma Meclisi üyeleri Gazeteci-yazar Barış Terkoğlu ve İzmir Barosu Yönetim Kurulu üyesi Avukat Mehmet Baran Selanik’in görüşlerine de başvuran Boyun Eğme, üyelere Dayanışma Meclisi’nin mevcut siyasi denklemdeki işlevi ve yerini de soruyor.
HEM ÇOCUKLAR HEM EBEVEYNLER İÇİN: KREŞ HAKKI
Bu haftaki Kadın sayfaları, pandemi döneminde hem çocuklar hem de ebeveynler için ne kadar yaşamsal olduğu bir kez daha ortaya çıkan kreş hakkına ayrılıyor. Devletin okul öncesi eğitim alanını sermayenin iştahına açmasıyla, herkesin ücretsiz yararlanması gereken bir hakkı sadece parası olanların faydalanabileceği bir biçime soktuğuna işaret eden sayfalar, bir sonraki sayıda okurları Sovyetler Birliği ve Küba’da çocuk bakımının nasıl örgütlendiği ile buluşturacak. İşçinin Hukuk Köşesi’nde de bu hafta emekçi kadınların çalışma hayatında karşı karşıya kaldığı sorular cevaplanıyor.
Yaz aylarında Kirazlıyayla’daki doğa talanına karşı yükseltilen direnişten hatırlayacağımız TKP Çanakkale Örgütü, bu sayıda okurlara Etibank’ın özelleştirilmesinden 68 ildeki 766 bölgeye yeni maden ruhsatı verilmesine uzanan süreci anlatıyor.
“SARIYER’İN MAVİ VE YEŞİLİNİN YANINA KIZILI DA EKLEYECEĞİZ”
Bu hafta Boyun Eğme okurlarına kapılarını açan örgüt ise TKP Sarıyer Örgütü. Mahalleleri geçtiğimiz yıl Sarıyer Semt Evi ile buluşturan örgüt, bu yıl da bir tarafta lüks villalarda spor yapan “Hacı Sabancılar”ı, diğer tarafta tapu sorunuyla boğuşan göçmen, genç ve kadın emekçileri ile iki farklı sınıfı barındıran Reşitpaşa’da yeni bir semt evi açmaya hazırlanıyor. Hedefleri ise şu:
“Sarıyer denince akla artık sermayenin 3. Köprü ve İstanbul Havalimanı gibi doğa düşmanı rant projeleri değil, daha önce Kavel direnişinde olduğu gibi örgütlü işçileri gelecek. Sarıyer’in mavi ve yeşilinin yanına kızılı da ekleyeceğiz.”
Bu hafta Emek-Sermaye sayfaları ise, Ankara’daki market çalışanlarının ve Türk Tuborg firması emekçilerinin Patronların Ensesindeyiz Dayanışma Ağı’nda yan yana geldiklerini müjdeliyor. Dünya Sendikalar Federasyonu’nun 75. Yaşını kutlayan Boyun Eğme; tüm özel okul öğretmenlerini, AVM ve mağaza emekçilerini, set işçilerini, işçi avukatları, kültür-sanat emekçilerini Birlik Sendikası’nda örgütlenmeye davet ediyor.
Derginin arka kapağını ise bu hafta, TKP’nin 100. Yaşı onuruna yazılmış bir şiir taçlandırıyor:
“ çünkü kanla bölünmüş uykumuz dayatıyor kendini.
çünkü çağırıyor ağır ve ağrılı ayakları,
makineyi işleten terimizle.
nasırlı ellerimiz, el yazmalarımız haykırıyor bunu,
çözülmüş bir bilmeceyle.
Parti’miz, çürüyen burcların dağılmış avlusunda
cüretle doğrulan yaşamdır, yürüyecek.
ya yok olup gidecek asır,
ya bizimle yükselecek…
boyunegme_sayi233_dijital