Haftalık siyasi dergi Boyun Eğme’nin 56. sayısı meydanlarda, caddelerde, duraklarda, Nâzım Hikmet Kültür Merkezlerinde ve Komünist Parti bürolarında okurlarıyla buluşuyor.
Haftanın iç ve dış siyasi, ekonomik, kültürel gelişemelerini değerlendiren dergide, Küba Devrimi Lideri Fidel Castro’nun aramızdan ayrılışı ve Aladağ’daki tarikat yurdu yangınına ilişkin yazı ve değerlendirmeler yer alıyor
Bu haftaki Boyun Eğme’de okuyabileceğiniz bazı konu, başlık ve yazarlar şöyle:
– Onurlu yaşamak zor mu geliyor? (Mehmet Kuzulugil)
Gördükleriniz çocukları yaşatmıyor, görmezden geldikleriniz öldürüyor. Anlattığınız gerçekler halkı aydınlatmıyor, üstün körü geçip önemsizleştirdikleriniz karanlığı besliyor.
– Aladağ’ın eteğinde beyler kurmuş otağı: Gerici iktidar, örgütlü kötülük (Volkan Algan)
İhmal, kusur, cehalet ya da iş bilmezlik değil bu. Yoksulları Süleymancıların eline teslim eden, Fethullahçılara global devşirme yetiştirme görevi veren, kadınların bir kısmını boy boy çocukları büyütmeye, bir kısmını da erkeklerin yarı ücretiyle fabrikada ömür tüketmeye makum eden kapitalist Türkiye’nin gericiliği…
– Küba Devrimi nasıl kazanıldı (Esin Saraçoğlu)
Küba Devrimi her aşamasında askeri, siyasi ya da ekonomik atılımların asıl kaynağını, ödünsüz ve pürüzsüz bir biçimde sergilemiştir. İnsanlığın eşitlik ve özgürlük idealinin marksizm-leninizm adıyla vücut bulduğu bir yüzyılda, genç gerillalar bu ideale giden yolu, ışıltılı bir insani yücelikle almıştır.
– Nihat Behram: Arıya borcumu ‘şiirözü’yle ödüyorum…
Nihat Behram “Şiirözü” diye nitelediği kitaplarıyla yazına yeni bir tür kazandırdı. İlk seti 10 kitaptan oluşan “Şiirözü” kitapların ilk üçü okuruyla buluştu. Cansu Fırıncı, “Şiirözü” kitaplarıyla ilgili olarak Nihat Behram’la söyleşti.
– Fidel’in Kübası: Kadınların yaşadığı bir ülke
Küba’ya, Küba’nın kadınlarına ve onların en yiğit, en değerli yoldaşı Fidel’e bir şükran yazısı olarak okuyun. Sosyalist Küba’nın, Fidel’in Kübasının kadınların gerçekten “yaşadığı” bir ülke olduğunu hiç unutmayın.
– Nâzım’ın Küba seyehati: Şiir ve kahramanlık daima kazanacak!
Bir yüzyılda yapılmış iki büyük sosyalist devrimin coşkulu günlerine şahit olmak komünist şairimiz Nâzım Hikmet’e nasip olmuştu. Nasıl olmasın? Hep devrimi arayan, hep devrim için yazan ve yaşayan bir Türkiyeli şairin değil de kimin hakkı olabilir ki bu?
– Komünist partilerden Fidel’e veda…
Fidel’in ölümü tüm dünya komünistleri için bir yoldaşın kaybı ve o yoldaşın aydınlattığı bir devrim ülkesinin yoluna artık “Fidelsiz” devam edecek olması anlamına geliyor. Fidel’in ölümü yas ve veda mesajlarının yanında, Kübalı komünistlere ve onların ışıltılı ülkesine duyulan bağlılığın dile getirildiği selamlamalarla karşılandı.
be_56
