Anadolu Holding işçisi kardeşimiz,
Geçen haftalarda holdinglerin kapısına dayanan TKP’nin eylemlerinden birisi de İzmir’deki Anadolu Efes fabrikasının önünde gerçekleşmişti. Bu eylemden belki haberdar oldun, belki eylemi bir arkadaşından duydun belki de oradaydın ve eylemimize şahit oldun.
Pek çok mesai arkadaşının holdinglere meydan okuyan tavrımıza hak verdiğini, bizimle iletişime geçtiğini hatta bir kısmının fabrika önünde gerçekleşen eylemimizin içeriğine dahi katkı koyduğunu büyük bir mutlulukla ifade ediyoruz. Çünkü birbirimizi anlayıp ortak hareket etme becerisi kazandığımızda aşamayacağımız bir engel kalmayacağını biliyoruz. Ama ne yazık ki Türkiye’de hayatın bazen birbirimizi anlamaya ve tanımaya dahi fırsat bırakmadığını da görüyoruz.
Onun için sana bu mektup aracılığıyla ulaşıp anlatabilmeyi, tanışabilmeyi, beraber yürüyebilmeyi umuyoruz.
Sevgili arkadaş,
Bizim ceremesini çektiğimize bakma sakın. Türkiye ekonomisi son yıllarda çok büyük büyüme rakamlarına ulaşıyor ve bir avuç zengini sınırsız servete boğup ihya etmeye devam ediyor. Kamuoyunda emekliye verilecek maaşın 2500 TL zammı konuşuluyor ama koca koca şirketlerin %400 açıkladığı kârları ya da silinen devasa vergi borçları kaşla göz arasında gündemden düşüveriyor. Asgari ücret açlık sınırının altında mı üstünde mi kalacak diye konuşuluyor ama kişi başına düşen milli gelir artmış, “nerede bu milli gelir?”diye sorulmasın isteniyor.
Bunların dışında bir de sermaye grupları arasında kanunsuzlarla kanunileri birbirinden ayırmak gibi bir hassasiyeti benimsetme ihtiyacı doğmuş olacak ki Türkiye’de büsbütün kuralsızlığın işlediği ve kapitalizmin orman kanunlarıyla sürdüğü devamlı unutturuluyor. Oysa aralarında hiçbir ayrım olmaksızın her yıl büyük sermaye gruplarının gizli pazarlıklarla tahayyül sınırlarımızın ötesinde kâr etmelerine ve yağmaya ortak oluşlarına şahitlik ediyoruz.
İşçi kardeşimiz,
Ne var canım çalışmış kazanmış,
Babasının malı değil mi istediği gibi harcar,
O kadar kişiye ekmek veriyor ne güzel işte, diyenler çıkacaktır, biliyoruz.
Onlara bazı rakamlardan bahsetmek istiyoruz,
Örneğin, o sene sağlam hasat alabilmişse bir çiftçi, elde ettiği gelirle çocuğunun dershane taksidini ödeyiverir.
Ya da o yıl dükkanına biraz fazla turistin yolu düşmüşse küçük bir işletmenin sahibi kredi borcunu bitirip rahat bir nefes almayı deneyecektir.
40 senelik bir işçi kıdem tazminatını alabilirse, çocuğuna bir düğün yapabilmeyi düşünür.
Karı-koca aynı dönemde emekli ikramiyesi alabilmişse de memleketten bir ev alabilmeyi…
Bu rakamlar bizim tanıdığımız bildiğimiz rakamlardır.
Peki sen 49,3 milyar TL rakamını tanıyor musun?
Bu para Anadolu Holding’in ederi değil, sadece bir yıllık kârına denk düşmektedir.
Anadolu Efes’te, CocaCola İçecek’te, ASUZU’da ya da Migros’ta çalışıyor olsun. Bir işçi hayatının sonuna dek namusuyla şerefiyle geçimini sağlamak için canını dişine takıyor. Fakat sonunda uğraşa didine bir ev dahi alamayabiliyor, biliyorsun. Anadolu Holding’in bir yıllık kârı ile 30.000 ailenin ev sahibi olabileceği biliyor muydun?
Bu para nasıl kazanılıyor?
Biliyorsun iş yerinde bazıları patronculuk, kraldan çok kralcılık yapar. Oysa bu para babalarının hayatına, yaptıklarına biraz dikkatli bakılabildiğinde gerçekleri görmek hiç de o kadar zor değildir.
Anadolu Holding’in piyasada peyda olduğu 60’lı yılların sonundan günümüze kadar bütün dönüm noktalarında Özilhanlı ve Yazıcıların aldıkları pozisyonlara dikkat edelim. Kıbrıs’tan Irak’a kadar istisnasız her dönemeçte ABD ve İsrail’in kesin çıkarlarına hizmet ettiklerini görürüz. Demirel, Özal, Erdoğan dönemlerinde süren özelleştirmeci, yağmacı, rantçı ekonomi politikalarının yılmaz savunucularını ve şakşakçılarını görürüz. Onlar Türkiye işçi sınıfının politika sahnesine çıktığı günden beri en azılı ve sinsi düşmanları olmuştur. Türkiye’deki eşitsizliğin mimarları olan yiyicilerdir. Ve Özilhan’ın TÜSİAD denince hâla ilk akla gelenlerden olması da bundandır. Türkiye içindeki Amerikalılardandır…
Hiçbir işçinin patronuna borcu yok kardeşim! Aksine, Anadolu Holding’in sahiplerinin Anadolu işçileri başta olmak üzere Türkiye halkına yüklü miktarda borcu var.
Çağrımız sanadır. Omuz ver, bu yağma da bu sömürü de son bulsun.
Anadolu Holding halkımıza, ülkemize, topluma feda olsun.
O zenginliği yaratan sizlere feda olsun.